|
Hamilelikte 37. Hafta - Babycentre |
Sayılı günler çabuk geçiyor derler ya, hakikaten öyleymiş. Hamileliğimi ilk öğrendiğim Mayıs ayının ilk günleri çoktan geride kaldı ve artık doğuma iyice yaklaştım. Eni konu dokuz aylık hamileyim...
Bu aylar boyunca, hafta hafta hamilelik yazılarını büyük bir özen ve merakla takip ettim, blogcuanne. com'un ve hassasanne.com'un sadık okuyucularından biri oldum, özellikle doğum hikayelerini okuduğum anlarda genellikle gözlerim doldu, hüzünlendim, güzel finalleri okuyunca mutlu oldum.
Okuduklarımdan öğrendiğim en önemli şey; herkesin hamilelik sürecinin ve doğum hikayesinin kendine özel olduğuydu. Bu deneyimler ne kadar kişiye özel olsa da; sizinle aynı durumda olan bir başkasının yaşadığı tecrübeler size ciddi bir farkındalık sağlıyor ve en önemlisi yalnız olmadığınızı hissediyorsunuz. Sanırım internetin en önemli nimetlerinden biri de bu. Dünyanın her köşesine ulaşabiliyor, sizin gibi olanların yaşadıklarını paylaşabiliyorsunuz.
37. Haftada Ben
Bu haftanın iki önemli yanı vardı benim için. İlki iş yerindeki son haftam olmasıydı. Son haftalarda iyice ağırlaşan bedenimle belli bir yerde belli bir süre ile çakılıp kalmak her ne kadar yorucu olsa da; etrafımdaki insanların önemini ve değerini böyle bir dönemde çok daha iyi anladım. Ben buradan çalışma arkadaşlarım Buşra ve Özge'ye kocaman bir teşekkür etmek istiyorum. Hem verdikleri huzur, hem iş yükü konusundaki muazzam destekleri hem de ilgileri ile sağladıkları destek ile güzel bir işyeri hamileliği yaşadım sayelerinde. Umarım onlarda hayatları boyunca en güzel insanlarla, en güzel desteklerle hiç zorlanmadan devam ederler yollarına.
Bu haftanın ikinci önemli özelliği ise bir çok hamilenin stres kaynağı olan çatı muayenesi idi. Bebeği oldukça aşağıda hissettiğim bir kaç günün sonunda muayeneye gittik. 3 kilo 130 gr. olmuş Devin ve biraz daha aşağıya inmiş.
Çatı muayenesi asıl adıyla pelvik muayenede; annenin pelvis kemiklerinin açıklığının doğuma uygunluğu araştırılıyor. Çatı muayenesi genellikle 37. haftadan sonra doğuma yakın zamanda yapılıyor.Bu muayenenin hamileleri strese sokma nedeni ise elle yapılması. Açıkçası ben de muayene öncesi stresliydim ancak hem çok kısa sürdü hem de doktorumun kibar ve sakin yaklaşımı da bu muayeneyi bir tramvaya dönüşmekten çıkardı.Tabii en önemlisi de sonuçtu ki; doktor çatı müsait, bir sıkıntı yok dedi.
Hamile Fotoğrafları
Bu haftanın en eğlenceli kısmı, sevgili arkadaşım, adaşım Şebnem Köken'in hamile fotoğraflarımı çekmesiydi. Evinin bir odasını stüdyoya çeviren Şebnem'le Pazar günü orada buluştuk. Şebnem yıllardır fotoğraf işiyle profesyonel olarak ilgileniyor, Yıllardır İstanbul'da yaşıyordu, artık Eskişehir'de (ki bence bu Eskişehirli hamileler ve aileler için önemli bir şans) çocuk, aile ve doğum fotoğrafları çekmeye başladı.
http://www.222multimedia.com/
Benim tek olarak ve eşimle birlikte fotoğraflarımızı çekti, çekim sırasında üçümüzde çok eğlendik. Çekim sırasında bir ara saçlarım fön makinesinin rüzgarı ile uçuşurken, kendimi değme modellere taş çıkarıyor gibi hissetmedim desem yalan olur:) Şimdi Şebnem'in fotoğrafların son halini paylaşmasını heyecanla bekliyorum.
Beklemek de Güzel
Bunlar dışında iyice büyüyen göbeğimle, artık oldukça yavaşlayan hareketlerimle ve hiç geçmeyen yorgunluk hissiyle bitirdim bu haftayı. 38. haftaya girmenin en güzel yanı artık içinizin daha da rahat ediyor olması. Önceki haftalarda bebeğin doğduğu taktirde dışarıya uyum sağlaması ile ilgili duyduğum endişeler yerini; doğum süreci ile ilgili meraka bırakıyor.Ve tabii beklemeye başlıyorsunuz.
Hamilelerin % 75'i doğumlarını son haftaya gelmeden bu haftalarda yapıyorlarmış. Hangi yüzdelik dilimdeyim bilmiyorum ama içimden geçen, kendini en hazır hissettiği, en sağlıklı olacağı anda gelmesi. O yüzden bana düşen, şu günleri bolca dinlenerek, onun karnımdaki hareketlerini izleyerek, bu sürecin tadını çıkararak yola devam etmek. Ta ki o büyük buluşma gerçekleşene kadar.